Y

.

8 Temmuz 2018 Pazar

R E S E P S İ Y O N


 
 Hayat kadınlarının edebiyatını yapan insanlar tanıyorum. Hamalların, maden işçilerinin, seyyar satıcıların, köpeklerin, dans eden sokak çocuklarının. Hakkında salladığınız şeylerin-kişilerin sizden bir gram haberleri yok. Geceleri metroya inip uyuyanlar, yabancıların eline bakanlar, çok az para kazananlar, çok fazla üşüyenler. Birileri, hepsini yaşıyor ve yaşadıkları şeyin gerçekliği içinde sürüklenirken birileri bunun hakkında çok fazla konuşur oldu.

    Bu devirde kafa karışıklığı, sağlıklı birinde olması gereken en gerekli şey. Kesin cümleler kuran tipleri de hiç sevemezdim zaten. Bunun aksine sen yine farkındasın olan bitenin. Her şeyi biliyorsun eminim. Yüzüne baktığımda anlıyorum,  hepsi hakkında konuşabilirsin. Çok içtensin, dudakların oynamasa da ifadelerinden belli. Yapmaya yeltendiğin ama yerinden kalkamadığın için yapamadığın şeyleri say bir ara. En son ne zaman yirmi dakika koştun? Kolundaki damarları say bize? Sütun başlıklarını falan ya da.  Peki kaç dil öğrendin? Resim çizebilir misin? Bir kiviyi soymak? Dil demişken, Lehçe çok zor, yumuşak bir şeftali soymak da öyle.

    Ne çok şey biliyorsun hakikaten. Rol yapmıyorsun, sevmezsin de. Şeyi sor kendine, kim senin ruhsuz samimiyetini arzuluyor? Bak yavrum sen bir şeyi çok güzel kaçırdın daha her şeyin başında. Samimi olduğunda keyifsiz biri oluyorsan bu şekilde satma kendini, kimse senin bu saydam kişiliğini almayacak. Hem sen hayat kadını da değilsindir, ucuza kapatamazsın. Rüyalarına girmek, sevdikleri ve aynı zamanda korktukları tanrıları olmak, cezalandırmak, ödüllendirmek, kanatmak istiyorsun birilerini. Akan kanlarında yüzmek, baş üstünde tutulmak. Keskin şeylerden anlarım, dedem memleketinin tek bıçakçısıydı. Bir tanrıya göre körelmiş gibisin.
 
  "Resepsiyon ne alaka" diyeceksindir. Granit zeminde adımlarını atarken az sonra göz göze geleceğin kişi için duruşunu düzelttiğin anı düşlüyorum. Kendinde misin şu an? Bilirkişi seni sirkil önce. Fikir sahibi olmadığın herhangi bir şey var mı? Korktuğunda dua eder misin? Gözlere bakmayı sever misin? İnsansın.  Miden ağrıdığında kıvranırsın, dilin de yanar sıcak lokmadan. Güzel insansın. Ne sevimlisin habersiz fotoğraflarında. Ben ise senin her türlü halinin kaydını tutanım. Ben kim miyim? Ben çalışanım. Ben gözlemciyim. Ben, bu kez senin hakkında edebiyat yapan o kişiyim. Bir kez olsun bırak kendini bana, seni tekrar harika hale getirelim.